Kuru İğne Bantlama ile Fizik Tedavi Sayesinde Ağrılarınızdan Kurtulun!

 

Kuru İğne Tedavisi Nedir?

Kronik kas iskelet sistemi hastalıklarının tedavisi için uygulanan yöntemdir. Ayrıca, kronik kas iskelet sistemi hastalıklarına bağlı olarak meydana gelen ağrı ve hareket kısıtlılıklarının tedavisi için de İMS yöntemine başvurulabilir. Kuru iğne tedavisinde ince enjeksiyon iğneleri kullanılır. Kasta meydana gelen sertleşmeler, ilaç içermeyen enjeksiyon iğnesinin mekanik etkisinden yararlanılarak giderilir. Son dönemlerde özellikle fibromiyalji ve kronik kas ve iskelet sistemi hastalıklarının tedavisi için kullanılan bu yöntem, ince ve çeşitli boylardaki iğnelerin kaslara uyarı vermesiyle uygulanır.

Kuru İğne Tedavisi Hangi Hastalıkların Tedavisinde Kullanılır?

Kuru iğne yöntemi, birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır. Bu hastalıkları genel olarak şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Sırt ağrısı,

  • Boyun ağrısı,

  • Bel ağrısı,

  • Miyofasiyal ağrı sendromu, fibromiyalji sendromu,

  • Omuz hareket kısıtlılığı ve omuz ağrısı,

  • Golfçü ve Tenisçi dirseği,

  • Spor yaralanmaları ve rehabilitasyonunda,

  • Ağrılı kas spazmları,

  • Duruş bozukluğu veya skolyoza bağlı olarak gelişen kas gerginlikleri nedeniyle el, dirsek, omuz, topuk ve kalça tendinitleri,

  • Çene ekleminde tetik noktalara bağlı oluşan ağrılarda,

  • Travma sonrası ortaya çıkan omurga ağrıları.

Kasların etkilenme seviyesine bağlı olarak tek iğne uygulanabileceği gibi, çoklu iğne uygulamaları da söz konusu olabilir.

Kuru İğne Tedavisi Nasıl Yapılır?

Kas tutulmaları ile birlikte kasta spazm ve tetik noktaları meydana gelir. Bunlar genellikle kulunç olarak bilinir. Kuru iğneleme yönteminde bu kulunçların içine iğne batırılarak birkaç saniye kadar beklenir; böylece, spazmın çözülmesi ve tetik noktalarının gevşemesi amaçlanır. İMS tedavisi için çeşitli uzunlukta ve oldukça ince iğneler kullanılmaktadır. Bu iğneler, kasıldığı için kişide ağrıya sebebiyet veren ve işlevini yerine getiremeyen kaslara batırılır. Kaslara uygulanan bu işlem sayesinde, kaslardaki spazm çözülür.

Kuru İğne Tedavisi Kimlere Uygulanır?

Kuru iğne tedavisi, 12-15 yaşından itibaren olmak üzere, genel olarak herkese ve her yaşa uygundur. Hastada bulunma ihtimali olan birçok hastalık, kuru iğne tedavisi için herhangi bir engel oluşturmamaktadır. Bu tedavi, iğneden korkan hastalara da rahatlıkla uygulanabilir; zira hastalar çoğunlukla iğneyi hissetmez. Bu tedavideki iğne akupunktur uygulamasında olduğu gibi uzun süre kalmamakla beraber, bazen birkaç saniye bazen de birkaç dakika sürebilir.

İMS metodu, herhangi bir kanamaya yol açmaz. Bu nedenle, kan görmekten korkan hastalara da uygulanabilir. Hamilelere uygulanması için belli koşulların bir araya gelmesi gereklidir. Kanser hastaları söz konusu olduğunda ise kuru iğne yöntemi ile hastanın kas ve tendon ağrılarını ciddi şekilde hafifletir.

Kuru İğne Tedavisi Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Kuru İğne Tedavisi Kaç Dakika Sürer?

İMS tedavisi, her ne kadar birbirleri ile karıştırılsa da bir akupunktur yöntemi değildir. Akupunktur yönteminde, vücutta meridyenler ve meridyenlerle ilişkili noktalar bulunur. İğne de bahsi geçen bu noktalara uygulanarak 20 dakika boyunca kalır. Kuru iğne tedavisinde ise bu süre fazla değildir. Kuru iğne yönteminde ince ve ilaç içermeyen iğne bazen birkaç saniye, bazen de birkaç dakika kalabilmektedir.

Kuru İğne Tedavisi Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Kuru iğne tedavisinin ardından germe ve eklem hareket açıklığı egzersizlerini içeren bir egzersiz programı uygulanmalıdır. Bu yöntem sayesinde tedavinin etkinliği artmaktadır. Steril iğnelerle yapılan İMS yönteminin ardından, işlemin birkaç saat sonrasında hasta banyo yapabilmektedir.

Kuru İğne Tedavisi ile Akupunktur Tedavisinin Farkı Nedir?

Kuru iğne tedavisinin (İMS tedavisi) akupunktur yönteminden farkları bulunur. Kuru iğne tedavisi için akupunktur iğneleri kullanıldığı için iki yöntem birbirine karıştırılabilir, ancak bu iki yöntem farklıdır. Akupunktur uygulamasında iğneler için standart uygulama noktaları bulunur. Kuru iğne tedavisinde ise muayene sonucunda belirlenen ve direkt tetik nokta olarak öne çıkan kasa iğne batırılır. Dolayısıyla, iğne uygulamasının yeri hastaya ve hastanın durumuna göre değişebilir. İMS yöntemi, ilaç içermeyen bir uygulamadır. Bu nedenle, alerji gibi yan etkilerin oluşması söz konusu değildir. Bu iğnelerin bir hayli ince olması, İşlem esnasında ağrının en az seviyede olmasını sağlar.

Kinezyolojik Bantlar Nelerdir? Bant Tedavisinde Hangi Bantlar Kullanılır?

Bant Tedavisinde kullanılan ve Dr. Kase tarafından icat edilen bu elastik, renkli bantların temel özelliklerini kısaca inceleyelim:

  1. Bantların her biri, genellikle 3 ile 7 gün arasında kullanım ömrüne sahiptir. Bu durum bant tedavisini sürdürülebilir kılmaktadır.

  2. Bantların lateks içermemesi cildinizi zararlı materyallerden korumanızı sağlarken, ısı ile aktive olması kas fonksiyonlarınızın desteklenmesine yardımcı olur.

  3. Genellikle bandın kullanımından yaklaşık olarak 20 ile 30 dakika sonra yapışma gerçekleşir. Yapışma gerçekleşene kadar mümkün olduğunca hareketsiz durmak ve ilgili bölgenin terlememesini sağlamak son derece önemlidir.

  4. Bant tedavisi herhangi bir kesi ya da ilaç kullanımı gerektirmediğinden, diğer fizik tedavi yöntemleri ile birleştirilerek gerçekleştirilebilmektedir.

  5. Bantların tamamen temiz bir cilde uygulanması gerekir. Cilt üzerinde herhangi bir kimyasal maddenin ya da ter ve tuzun bulunmaması sürecin verimliliğini arttıracaktır.

  6. Bantlar, içerisinde pamuk lifleri barındırır. Bu liflerin en önemli katkısı, bantlar cildinizin üzerindeyken yüzmenizi ya da duş almanızı kolaylaştırmasıdır. Su ile temas halinde etkisini kaybetmeyen bantlar oldukça uzun bir süre boyunca kullanılır ve gündelik yaşam rutinlerinizi değiştirmenizi gerektirmez. Yapmanız gereken tek şey, bandın cildinize tam olarak yapışma sürecinde, yani ilk yirmi dakikada terlememektir.

  7. Bandın ıslanması durumunda bir havlu ya da emici bir bez yardımı ile tampon hareketlerle suyun bant üzerinden alınması tavsiye edilmektedir.

Kinezyolojik Bant Tedavisi Avantajları Nelerdir?

Ağrılı bölgenizde ağrılarınızı gidermek, kas fonksiyonlarını daha güçlü hale getirmek ve elbette hareketiniz için eklemlerinize konfor sağlamak amacı ile kullanılan Kinezyolojik Bant Tedavisi, öncelikle eklem hareketliliğini azaltmadan ya da kısıtlamadan tedavi sağlıyor.

  1. Eklem çevresinde oluşan ödemin birikmesini engelleyen özel bant yapısı, iyileşme sürecinin hızlanmasına olanak tanıyor.

  2. Kinezyolojik bant tedavisi, kullanılmadığı takdirde ilacı gerektirecek olan pek çok ağrı ya da fizyolojik problemin kimyasal madde alımı gerektirmeden çözüme kavuşturulmasını olanaklı kılıyor.

  3. Bu bant tedavisini uygulaması son derece kolaydır ve prosedür oldukça kısa bir süre içerisinde tamamlanır.

  4. Herhangi bir ilaç tedavisi ya da kesi işlemi gerektirmeden tamamlanan yöntem, bu yüzden bir yan etki içermez ve herkes için uygulanabilir. Kan, kolesterol, şeker gibi hastalıkları olan bireylerin ilaçların uyuşmaması sebebiyle deneyimlemeye devam ettikleri hastalıkları bu tedavi ile çözülebilir.

  5. Bu yöntem oldukça düşük maliyetlidir.

  6. Spor yaralanmalarından eklem burkulmalarına kadar, boyun, sırt ve bel ağrısından hareketsizliğe bağlı olarak gelişen kas güçsüzlüklerine kadar çok sayıda sağlık probleminde bu bantların kullanımı yaygındır.